Boyu kısa,vucudu küçücük ve cilizdi, O Türkmen giyisiyle,büyüktü Mehmet Ali.. Ansızın bir kadere,isyan ederek kızdı, Tatsız tuzsuz dünyadan,pek ürktü Mehmet Ali.. *** Gün vurmamış düşleri,doldurdu cantasına, O güzel ümitleri,aldı can pahasına, Tüm söylentileri attı,kulağı arkasına, Bir kutsal varlık için,diz çöktü Mehmet Ali.. *** Çok rüzgarlar esti de,yününü değişmedi, O zubun çeketiyle,heybetinden düşmedi, Sarı,yeşil,kırmızı sellerle çelişmedi, Kalbi,fikri masmavi bir Türktü Mehmet Ali.. *** Çok hançerler saplandı,o Türkmen yüreğine, Kin dolu insanların yağ sürdü ekmeğine, Bu zeytin kömesinden ne düştü eteğine, Yoksa pis elleremi!su döktü Mehmet Ali.. *** Sürdükçe bu bekleyiş,bıktı gönül yurdundan, Bir nar gibi çatladı,kızıl elma derdinden, Umutlar boram boram düşünce ellerinden, Titreyen mahyalardan,el çekti Mehmet Ali.. ***
Renksiz gözlü patronlar,yeni çağın itleri, Kapısız kalelerin elinde kilitleri, Bir tarafta,gölgesiz koydular serhaleri, O yüzden defterini tez büktü Mehmet Ali.. *** Soyuyla ve kanıyla,övünenin biriydi, Yolsuzlar karşısında,işte erler eriydi, Apaçık bir kitaptı,Aksu gibi duruydu, Ancak,nahak sırtına bir yüktü Mehmet Ali.. *** Dünya durdukça seni,bu davamız anacak, Seninçin Süleymanlar,zaman zaman yanacak, Dostların sayesinde,yeniler kanayarak, Eski yaraları da hep söktü Mehmet Ali.. ********
|