Irak başına gelen dikta rejimler tek düşünce planları Irak Türklerine karşı nasıl bir politikayla onları asimilasyon yok etmeyi günlük olarak uygulamaya çalışarak, önceden konuştukları Türkçe dillerini her bir yerde yasaklamaya kalkarak, Irak Türkleri yerine İngiliz'in politikasını uygulamakla Türkmen sözlüğünü Türk'ten ayırmak için kullanmaya başladılar.
Irak dikta rejimleri bununla yetmeyerek önde gelen Milliyetçi, Türkçü şahsiyatlarını idam ederek, uzun yıllar hapishaneye atmıştır. Özellik ile Türkler üstünden bu politikayı Irak'ı hüküm eden iktidarlar, diktatörler yürütmeye bırakmışlardır.
Araplaştırma, günümüzde Kürtleşme politikası tüm hızıyla yürütülmektedir, bu haksızlığa karşı duran milli mücadelesini canlarıyla, kanlarıyla çalışarak sürdüren hapishaneye atılan ve şehit edilen çok sayıda kahraman, yiğit soydaşlarımız ön sırada görünmektedirler bunlardan
Şehit Yaşar Cengiz. Yaşar Ömer Emin Cengiz 1954 yılında Kerkük'ün milli mücadele yolunda çok sayıda şehitler veren Musalla Mahallesinde dünyaya göz açmıştır. İlkokul, Ortaokulu, Lise Kerkük'te bitirerek milli mücadeleye katılarak birçok alanda çalışarak milli duygusunu gençlerle birlikte başarmıştır.
1975- 1979 yılları arasında Bağdat'ta Edebiyat Fakültesi Türkoloji bölümünden mezun olarak aynı okulda asistan olarak görev almıştır. Bağdat'ta olduğu sırada çeşitli kültürel etkinlikler arasında siyaset alanında Türkmen gençlerine geniş kapsamlı eğitim, bilgi dolu sohbetler düzenliyordu. Diktatör Saddam yönetimi, Irak Türklerinin anayasal haklarını tanımayarak, her türlü baskı işkence yaparak onları Araplaştırmaya çalışmaktaydı.
Irak Türklerini büyük bir tehlike olarak gördüğünden dolayı onlarının kültür alanında bile hareketlenmelerini bile hazmedemeyerek Saddam'ın zulüm, baskısı her bir yönü ile artmaktaydı Bu rejimin her türlü baskısına, korkutmasına, öldürmesine rağmen tüm büyüklerimizin, Yaşar Cengiz bizlerin ve tüm soydaşlarımızla birlikte çalışmamız milli mücadelemiz Arap Baas partisi rejimine karşı durmadan başına büyük belâlar getirerek, bir an önce bizleri yok etmeye girişimde bulunan kanlı rejim kimimiz idam olarak kimimiz Abu Garip hapishanesine atılmıştır.
Bizler 1979 yıllarında tutuklanarak çok kardeşlerimizde idam olmuştur çok Türklerde ailesine verilmeden kayıplara karışmıştır.
Uzun süre düşündükten toplantılardan sonra Saddam diktatörü en son rejimin tek amacı Irak Türklerini ortadan kaldırmak için birer, birer tutuklamıştır, Yaşar Cengiz 6 Aralık 1987 tarihinde Irak İstihbarat, Muhaberat tarafından olduğu okuldan öğrencilerin önünde işkence ile gözaltına alınarak Bağdat'taki genel Muhaberata götürüldü. Yaşar Cengiz yedi ay ağır işkencelere maruz kalarak soydaşları Pilot Aydın Mustafa, Malik Hamit İdam ile yargılanarak Cemal Şan ile 40 Türkmen tutuklanarak sonradan birlikte özgür olmuşlardır.
Şehidimiz Yaşar Cengiz Türkmen davasıyla suçlanarak Irak Ceza yasasının 158.maddesi ile Rejiminin tanınan Sevra (devrim) yargı evi tarafından müebbede ağır habisine çaptırılarak,
ayni günde Dr Sadık Ali Arafat ile birlikte Abu Garip hapishanesinde hüküm olmuştur.Yaşar Cengiz ile görüşerek uzun yıllar birlikte kalarak yatmamış, kalkmamış okumamız, spor yapmamış hep beraber olmuştur, sürekli okumaktaydık kendimizi yetirmemiz gerekirdi, ben daha önce tutuklanmıştım 1979 yılında, Yaşar Cengiz ise 1987 yılında tutuklandı.
Yaşar Cengiz'i daha önceden tanırdım evimiz ayni musalla mahallesinde idi ara sıra toplantılarda, gezilerde milli mücadele konularında buluşurduk, görüşürdük, konuşurduk en çok Bağdat'ta Türkmen Kardeşlik yurdunda kaldığımız sırada ben Celil Ahmet Terzi ile birlikte öğrenciler ile gençler ile milli toplantılarımız sürmekteydi.
Uzun hapishane yıllarında Yaşar Cengiz ile boş vaktimizi okumayla davamızla ilgili çalışmamız ve arkadaşlarla beraber Türkmenlere nasıl yardım yapmayı mücadeleyi düşünürdük, demir parmaklık kapıların arkasından bile çalışarak milletimizin var olmasına kendimize güç vererek, hapishanede sürekli milli konuları Türklüğü konuşurduk, toplanırdık, okurduk, yazardık.
Ayrıca birlikte ben Yaşar Cengiz, Ağabey İzzettin Tuzlu, Münir Kafili, Dr Sadık Ali Arafat yemeğimiz beraber idi hapishanede Sefer taş söylenirdi birkaç kişinin yemekte bir araya toplanmasına, yemekten sonra uzun gecenin son saatlerine kadar milli konuları konuşarak bana gelen gizli Türkçülük, milliyetçilik ile ilgili kitap, gazete, dergileri sırasıyla okurduk ayni zamanda yasak olan gizli yanımızda olan radyo yoluyla tüm Türkiye dünya haberlerini dinleyerek soydaşlarımıza bildirirdik ne kadar yargı evi zor olmasına rağmen bir gün kurtarırız Saddam rejimi düşecek diye umutluyduk.
Hapishanede çoğunluk Rahmetli Enver Neftçi, Fatih Şakır Kifirli, Behaddin Kocava, Mehmet Zühdü, Ümit Osman Köprülü, Nihat Akkoyunlu, Sabah Aziz, Erşat Salihi, Esat Reşit, Muhsin Hüseyin Salah Ali Abbas, Celil, Mehmet, Ezel, Haşim Muhtar, Kemal, Eyüp Fatah, Mehmet İzzet ,Necmettin Kasap,Ali Zeynel, İmat Dayla, Muazzam Kasap, Sabah, Azam, Sami Kömbeli ve başkaları ile görüşürdük, toplanırdık.
Yaşar Cengiz'den hiç ayrılmadım yalnız bir sene 204 kişiyle birlikte bizleri Musul Badoş hapishanesine gönderdiler benimle Dr. Sadık bulunmaktaydı, Sayın İbrahim Arafat beyde çok yardım etti bizlere bir seneden sonra tekrar Abu Garip hapishanesine getirdiler, ama
başka bir yere, kavuşa bıraktılar bizi o zaman durum çok kötüleşti baskılar, işkenceler artmaya başladı, ben BM İnsan haklarının baskısıyla yoluyla serbest oldum 17 yıldan sonra.
Yaşar Cengiz 14 sene hapishane hayatından sonra 20 Ekim 2002 tarihinde serbest bırakılarak Türkiye'de gelerek bende o dönem Amerika'da 7 yıl kaldıktan sonra Türkiye yaşıyordum Yaşar Cengiz Ankara'da Türkmeneli İşbirliği Kültür Vakfı'nda çalışmaya başlayarak, birlikte birçok toplantılara katıldık, Türkmen Kültür Merkezinde Türkmen öğrenciler konuşmalar yaparak Milli Mücadeleyi anlattık, ayrıca Altunköprü Katliamının yıl döneminde Ankara Türkiye'de toplantılar birlikte yaptık Türkiye'de istedikleri olmadığından dolayı 2003 yılında Saddam düştükten sonra tekrar Kerkük'e dönerek, hızlı çalışmaya başladı ve 4 Eylül 2003 tarihinde evlendi.
Yaşar Cengiz çalışmalarını sürdürerek Irak Türkmenleri Siyasi Tutuklular ve Şehit Aileleri Derneği'ni kurarak Genel Başkanı seçilmiştir, çok önemli çalışmalarda bulunarak, Şehit idam, tutuklarımızın, hapis olan Irak Türklerinin haklarını savunmaya başlayarak önemli katkısı olmuştur. Şehit Yaşar Cengiz uzun yıllar milli dava yolunda mücadele ederek kanını, canını bu yolda adayarak 08 Aralık 2004 Çarşamba günü Bağdat-Kerkük karayolunda Halis yakınlarında belirsiz bir kaza sonucu çok acı gizli kalan bu trafik kazasında suikast nedeni ile iki arkadaşı yaralanırken Yaşar Cengiz şehit olmuştur Değerli soydaşımız Yaşar Cengiz her zaman sizi unutmayarak, Milli Mücadele yolumuzda sizi rahmetle anarak bizimle sonsuza kadar yaşayacaksınız.
YaÅŸar Cengiz Kimdir?
YaÅŸar Cengiz
Irak Türkmenleri Siyasi Tutuklular ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı.
Yaşar Ömer Emin (Cengiz) 1954 yılında Kerkük' ün Musalla Mahallesinde dünyaya geldi. Lise yıllarında milli harekete katılarak birçok siyasal etkinlikte faal olarak çalıştı. 1975-1979 yılları arasında Bağdat' ta Edebiyat Fakültesi Türkoloji bölümünde tahsil hayatını tamamlayarak, mezuniyetinden sonra da aynı okulda asistan olarak kaldı. Bağdat,ta çeşitli kültürel etkinlikler düzenleyen Yaşar Cengiz, bir yandan Türkmen gençler için geniş kapsamlı eğitim faaliyetleri yürütüyor, bir taraftan da ev sohbetleri düzenliyordu. Saddam yönetimi, Türkmen kelimesini bile kendileri için büyük bir tehlike olarak gördüğünden, değil siyasî
yapılanma, folklorik bir hareketlenmeyi bile hazmedecek durumda değildi. Saddam zulüm rejimine karşı dik duruşu o'nun başına büyük belâlar getirmiş ve 26 Aralık 1987 tarihinde Irak İstihbarat Teşkilatı Muhaberat tarafından öğrencilerine ders verdiği okulundan gözaltına alınarak Bağdat' taki merkeze götürülmüştü. Burada yedi ay gibi uzun bir zaman ağır işkencelere maruz kaldı. Suçlama her Türkmen tutuklu için aynı olan Irak Ceza Kanunu' nun ünlü 158.maddesi. Meşhur cellat teşkilâtı, Mahkemetu Sawra, yedi ay süren işkence neticesi müebbed ağır hapis cezası vererek Yaşar Cengiz' i Ebu Garip hapishanesine yolluyordu. O sırada Ebu Garip' te 215 Türkmen hükümlü ve 85 tutuklu bulunmaktadır. Uzun hapishane yıllarında Yaşar Cengiz boş durmamış ve arkadaşlarıyla beraber Türkmenlerin hukuk mücadelesine bir çok sahada yardımda bulunarak, demir parmaklık arkasında da olsa milletinin var olma savaşına önemli katkılar sağlamıştır. 20 Ekim 2002 tarihinde hapishaneden serbest bırakılınca soluğu Türkiye' de alan Yaşar Cengiz Ankara' da bulunan Türkmeneli İşbirliği Kültür Vakfı' nda çalışmaya başlar. 2003 senesinin Nisan ayında tekrar Kerkük' e dönerek faaliyetlerini şehrinde sürdürmeye devam eder. Bu arada Yaşar Cengiz 4 Eylül 2003 tarihinde evlenir. Onun anlayışında durmak yoktur. Yaşar Cengiz Irak Türkmenleri Siyasi Tutuklular ve Şehit Aileleri Derneği' ni kurarak bu teşkilâtın Genel Başkanı seçilir. Bu kuruluş, Irak sahasında önemli çalışmalar başlatmış ve sosyal dayanışmanın en mühim örneklerinden biri olmuştu. Seneler boyunca Türkmen milli davasına hizmet eden Irak Türkmenleri Siyasi Tutuklular ve Şehit Aileleri Derneği Genel Baş-kanı Yaşar Cengiz, Irak Türkmeneli Partisi Genel Başkanı Riyaz Sarıkahya ve Türkmeneli AKP Genel Başkanı Enver Bayraktar'ın araçları 08 Aralık 2004 Çarşamba günü Bağdat-Kerkük karayolunda Halis yakınlarında kaza yapmış, bu elim trafik kazası neticesinde diğer iki arkadaşı yaralanırken Yaşar Cengiz Hakkın rahmetine kavuşmuştur. YAŞAR CENGİZ'E TÜRKLÜK COŞKUSU
Şiir: Sadun KÖPRÜLÜ
Türklükle coşup akan, tarihte sanı vardır Kerkük'te tek Türkmen'in, biricik kolu YAŞAR Musallanın Türk eri, çalışarak can verdi Milli dava uğrunda, kurtuluş yolu YAŞAR
Al bayrak Türk toprağa, gönülle kucak açtı Eli silah tutanla, Türkmen Alana koştu Saddam düştüğü günden, millet için savaştı Yurt, Türk, Millet sevgisi, gönlünde dolu YAŞAR
Tüm Irak Türkleriyle, yıllar birliği vardır Türklük, Kerkük'le coşan, yiğit kahraman erdir YAŞAR CENGİZ'LE olan, Türkmeneli diyardır Türk dünyasın açmış, solamaz gülü YAŞAR
Millete kanın veren, sevgi kaynağı, YAŞAR Her insanı düşünen, duygu sığınağı, YAŞAR Her kese yardımcıydı, Türkmen oymağı, YAŞAR Öz Türkçe'yi öğreten, çocuklar dili, YAŞAR
Türkmen'i unutan yok, Kerkük şehrin görenler Cennette yeri olur, kan, canını verenler Türklüğü erek bulur, şehitliğe erenler YAŞAR, ölmedi diye, duyguda kalı, YAŞAR
ŞEHİT KARDEŞİM YAŞAR CENGİZ'E Şiir: Sadun KÖPRÜLÜ Yaşamım senle YAŞAR, Hapiste geçse geçsin Türklüğün tek gönlümde, dertle Seçse de geçsin Senle başlattık Türklük, kanla bitecek bitsin Mutluyum ölsem bende, bir an senle olursam Ölmedin YAŞAR Cengiz, Türkmen ile yaşarsın Kerkük diye ölüme, düşmanları aşardın
Sensiz nice kan kardeş, bu günleri gelecek Türkmen'in acı günü, güneş doğsa bitecek Seni sevip seçmiştik, bu yolda çok ölecek Hakkın alınır bir gün, mezarda kardeş uyu Ölmedin YAŞAR Cengiz, Türkmen ile yaşarsın Kerkük diye ölüme, düşmanları aşardın
|