Dinmeyen acılarla yola düşüyorum Soğuk kar kış bilmeden gider üşüyorum Hep Türküler söyleyip giderek coşuyorum Yıllanmış çilelerle böyle yaşıyorum Kaynayan kazan gibi dolup taşıyorum
Dertlerimle baş başa dönüp dönüyorum Ateşiyla tutuştum yanıp sönüyorum Çılgın bir bülbül gibi uçup konuyorum Bu kederli yaşamda öyle şaşıyorum Yine de tüm gücümle yollar aşıyorum
Kırk yıldır bu sırtımda dertler taşıyorum Yaşamama karşılık yaş ödeşiyorum Ne çare ikisini bir bağdaşıyorum Üzülerek sonlara ben yaklaşıyorum Bunlardan hep usandım uzklaşıyorum
|